İngiliz Karakteri


İngiliz Karakteri

İngilizlerin soğuk olduğu söylenir ve bu kısmen doğrudur. Taşındığınızda komşularınızın Türkiye'deki gibi Güle Güle oturuna geleceğini veya bir ihtiyacınız var mı diye soracağını hayal etmeyin çünkü hayal kırıklığına uğrarsınız. Komşularınızın çoğu size merhaba bile demeyecektir. Bu durumda ilk adımı atmak sizin tercihinize kalmıştır. Eğer komşularınızla sıkı fıkı ilişkiler kurmak niyetinde iseniz kapılarını ilk siz çalabilirsiniz. Ancak bu davranışınız pek çoğu tarafından fazla girişken olarak nitelendirilecektir. Hatta bazıları mobilyalarına bakmak için kapısını çaldığınızı bile düşünecektir. Kuzeyliler, güneylilere göre daha sıcakkanlı ve misafirperverdir. Güneyliler ise size zaman ayırmak konusunda hiç de hevesli olmayacaklardır. Eğer güneyli komşunuz size "Nasılsın" diye sorarsa bunun formalite bir soru olduğunu aklınızdan çıkarmayın ve kısaca "iyiyim teşekkürler" diye cevap verin. Hatta kalp ameliyatı olacaksanız bile iyiyim teşekkürler deyin .Muhtemelen sizin hayat hikayenizi dinleyecek zamanı yoktur ve size nezaket icabı "nasılsın" diye soruyordur.

Komşularıyla iletişim kurmak isteyenler, bahçedeki komşusuna " Güzel hava değil mi" diye seslenebilir. Ancak havanın hakikaten güzel olmasına dikkat edin. Eğer deli gibi yağmur yağıyorsa komşunuz onunla alay ettiğinizi düşünecek ve cevap vermeye tenezzül etmeyecektir.

Komşularınızla tanışabilmek için ortaya hava konusunu atmak mükemmel bir fikirdir. İngiltere'de çoğu vatandaşın iyi bir hava durumu tahmincisi olduğunu anımsarsak, tahminlerini size de aktarmaktan memnuniyet duyacaklardır. İngiltere'de hava durumu tahmini yapabilmek gerçekten sabır ve sanat isteyen bir iştir. Aynı günde hem yağmur, hem sis , hem kar, hem fırtına görülebileceği için hava durumu açısından yalnızca iki durum söz konusudur: İyi hava veya kötü hava.

İngiltere'de çok nadıren ve çok az kar yağar ancak hayatı felce uğratan birinci olay kar yağışıdır. Sıkı bir kış mevsiminde İstanbul'a yağan kar İngiltere'ye yağsa, insanlar ulusal felakat ve medeniyetin sona erişi olarak yorumlarlar.

İngilizlerin yabancılara karşı önyargılı olduğu bir gerçektir. Yabancıların yanısıra aynı ülkeyi paylaştıkları İskoçlara, Gallilere, İrlandalılara karşı bile ön yargılıdırlar. İngilizler yabancılar hakkındaki bu önyargılarına genellikle TV'den kapılırlar. Örneğin Amerikan filmlerini izleye izleye Amerikalıların spor arabalara binen, sürekli suç işleyen, katil, hız tutkunu ve elbiseleriyle sevişen bir ulus olduğu fikrine sahiptirler. Ya da Japonların ve Almanları hala İkinci Dünya Savaşındaki düşmanları olarak görmektedirler. Onların dünyanın en önde gelen araba üreticileri ve teknoloji devleri olduğunu görmezden gelirler.

İngilizler, Avrupa'ya nazaran çok daha az ırkçı hatta hiç ırkçı olmayan bir toplumdur. Değişik toplumlara karşı hoşgörülüdür. Doğru söylemekten geri durmazlar. Kendilerini bile gerektiğinde acımasızca eleştirirler.

Son olarak İngilizler biraz değişik bir millettir ancak esprileri ve olaylara hep komik bir yönden bakabilmeleri ile sizi etkileyeceklerdir. Bazen İngilizlerin sakinliği, suküneti ve olaylar karşısındaki tepkisizliği sizi öyle bir patlama noktasına getirir ki böyle bir durumda en yakın bara giderek büyük bir bardak cin-tonik içerek rahatlamanız öneriyoruz. İngiltere'de çoğu şeye katlanabilmenin en basit yöntemi budur. Gözlerinizi kadehin tam ortasına diktiğinizde emin olun ki dışarıda yağan yağmuru fark etmeyeceksiniz bile.