Melbourne'in Nüfusu: 3,230,000 Victoria'nın Nüfusu : 4,500,700
Viktorya İngiltere büyüklüğünde bir topraktır ve Avustraya'nın en küçük anakara eyaletidir. Gene de tüm Avustralya iklimlerini ve doğal özelliklerini kendi mikrokozmosunda barındırır. Küçük Çöl, Snowy Mountains, Yağmur Ormanları ve üzüm bağları gibi tipik Avustralya ögelerinin hepsi burada temsil edilirler. Viktorya az bilinendoğal güzellikler açısından zengindir.
Şehirleri açısından Viktorya hem metropol hem de kasaba yapılanmasını uzun koloniyel geçmiinin mimari değerleriyle süsleyerek barındırır. viktorya Avustralya'nın en yoğun nüfuslu eyaletidir ve ekonomik üretkenlik ve güç açısından NSW'den bile daha ileridedir; maden rezervleri, verimli tarım alanları, ticaret ve yüksek tekonoloji kullanılan sanayi kuruluşları vardır. Bu ekonomik gücün bir kanıtı da Viktorya'nın başsehri Melbourne'nin Sidney rakip olabilecek denli komplike ve yoğun olmasıdır.
Sidney Milenyum kutlamaları ve Olimpiyatlar sayesinde kendini spot ışıklarının altında sergilemiş ama Avustralyalı ve yabancı turistler tarafından hak ettiğinden daha az ilgi görmüştür. Ama Melbourne bu yenilgiyi kabul eymiş de değildir. Ululararası bir araştırma dergisi bir kaç yıl önce yayınladığı bir araştırma sonucunda Melbourne'in dünyada yaşamak için en tercih edilir şehirolduğunu açıklamıştır. Gökyüzü Sidney'dekinden daha gri olabilir ama şehir planlamacılarının istekleri canlıdır. Çok renkli bir kişiliğe sahip olan Jeff Kennet önderliğinde (1999'da evrakta sahtecilikyağtığı ortaya çıkınca seçilememiştir) gökdelenlere, eski binaların restorasyonuna, Yarra Nehrinin temizlenmesine ve daha bir çok şehir planlama yatırımına öok büyük miktarlarda para yatırılmıştır. Son denmelerde ise dev bir kumarhane, dev bir alışveriş merkezi, dev bir akvaryum ile sinemaları ve sanat galerileriyle dolu bir meydan tamamlanmıştır. Bir kültür başkenti olmasıın yanısıra Melbourne ülkenin en güzel spor alanlarına ve en iyi restoranlarına sahip bir yaşam kentidir de.
Modern mimarinin dev örnekleri şehir merkezinde Viktora tarzı eski binalarla yan yana dururlar. Ama Melbourne'de şehrin ticaret merkezinden daha ilginç yerler de vardır. Çok çeşitli kültürlerin oturduğu semtler şehir merkezinin etrafındaki halkaları oluştururlar. Örneğin St.Kilda bir zamanlar zenginlerin gittiği bir tatil beldesiyken şimdilerde bohem bir plaj olmuştur. Port Melbourne bir deniz kenarı gezinti alanı, Carlton, Fitzroy ve Richmond ise ucuz ve kaliteli restoranların yoğunlaştığı yerlerdir.
Sidney ve Melbourne arasındaki en güzel eyalet başkenti olma yarışı çok sıkıdır (bazı Melbourneliler bile Sidney'in daha güzel olduğunu itiraf ederler). Sidneyliler Melbourne'in havasına, durgunluğuna ve sosyal snobluğuna (ilk dönemelerden kalma eski paranın hala burada işlediğini savunurlar) suç bulurlar. Melbourneliler de Sidneylileri para, mal mülk ve şatafat düşkünlüğüyle suçlarlar. Melbourne son derece zengin bir kenttir.
Şehrin zorlu bir tarihi ve kökleri vardır. Bugün Melbourne şehrinin kurulu olduğu yer olan Port Philip Bay'e ilk yerleşme denemesi 1803'te yapılmış ama bir yıl sonra bölge boşlatılmıştır. Yerleşimciler Van Diemen's topraklarına (Tazmanya) göç etmişlerdir. 1836'da general Genel Araştırmacı Thomas Mitchell bugünkü Portland'a kadar Port Philip Bay'i geçmiştir. güney bölgelere yerleşme izni daha çıkmadığından oralarda zaten yerleşmiş bir Avrupa'lı aile aramnaya başlamıştır. Bu aile de Hentys ailesi olmuştur. Tazmanya'daki hayattan sıkılmış olan Henty 1834'te Bass Boğazını geçmiş 1835'te ise John Batman Aborjinlerden Port Philip Bay civarında bir milyon hektar toprak satın almıştır. 3 ay sonra ise Melbourne, Yarra nehri civarındaki evleri yapan John Fawkner tarafından kurulmuştur. 1836 sonlarındaki yerleşme izni verilene kadar bir kaç aile daha bölgeye yerleşmiştir.
Bu yeni şehir, yönetim olarak uzaktaki Sidney'e bağlanmış ama bir dolu protestodan sonra Viktorya bir eyalet olarak 1851'de, dünyanın büyük bir bölümünü o yüzyılda yöneten ailenin adı verilerek, kurulmuştur. Aynı yıl içerilerde Ballarat ve Bendigo'da altın bulunmuştur. Altına hücum yaşanınca viktorya'nın nüfusu 7 kat artmıştır. Melbourne gerçek bir şehir olmuş, limanı da madencilerin nakliyatları gereğiyle büyümüştür. Viktorya hükümeti altından pay almak için altın arayıcılarıyla zorunlu anlaşmalar imzalamıştır. Bu altın kanunları o dönemde Kırmız Ceketliler olarak bilinen milislerce savunulmuştur. Madenciler ve eyalet hükümeti arasındaki çekişme 22 madencinin ölümüyle sonuçlanan Eureka çatışmasıyla sona ermiş, Viktorya halkı madencilerin durumlarının iyileştirilmesi için büyük gürültü çıkarmış ve hükümet de bunlara boyun eğmek durumunda kalmıştır.
Başka hiç bir eyalette Avustralyalılık bilinci, özgürlük ve bireysellik için savaş, bu kadar yüksek değildir. En önemli tarihi kişiliklerden biri Edward "Ned" Kelly'dir. Fakir ve köylü bir ailenin çocuğu olan Ned, polisle bir çok çatışmaya girdikten sonra bir kır eşkiyası olmuştur. Yakalanıp Melbourne'deasılmıştır ama yönetimin adaletsizliğine karşı savaşan bir halk kahramanı olarak Viktorya folklörüne yerleşmiştir.
İKLİM
Melbourne'nin dört mevsimi bir günde yaşadığına şahit olacaksınız. Ya da size şöyle dendiğini duyacaksınız, "Hava hoşuna gitmiyor mu ? Merak etme bir dakika sonra değişir." Bu değişkenliğin yanısıra Viktorya'nın havası Tazmanya'dan daha ılıktır. Kışları yağmur, bulut ve soğuk olabilir, yazları ise günler sıcak geçer ama bir bakarsınız yukarıda saydığım meteorolojik olayların hepsi bir günde gerçekleşirler.
Melbourne "ılık" diye adlandırılan iklim kuşağında yer alır. En sıcak aylarda (Ocak, Şubat) ortalama sıcaklık 26 Derecedir ama bazen gelen sıcak dalgaları 40 Derecelik sıcaklıklara da yol açar. Futbol sezonunun başlangıcı olan Nisan'da hava soğuk, yağışlı ve rüzgarlıdır. Kış ortalama sıcaklığı 14 Derecedir. Bazı günlerde Melbourne'de 4 Derecelik sıcaklıklar gözlenebilirken etraftaki dağlık bölgelerde sıcaklıklar sıfırın altına düşer. Bu da kayağa imkan tanır. Yıllık yağmur ortalaması 66cm'dir. Bu Sidney ve Brisbane ortalamalarının yarısı demektir. En fazla yağış nisan'da düşer. En kuru ay olan Ocakta bile ortalamanın sadece %15 altında yağış görülür.
İNSANLAR
Son 150 yılda Viktorya'ya2 milyon insan göç etmiştir. Bu göçün dörtte üçü 1945'ten sonra gerçekleşmiştir. Her dört Viktoryalıdan biri başka bir ülkede doğmuştur. Melbourne Yunasitan'dan sonra en çok Yunanlının yaşadığı yerdir. Ayrıca İtalyan, Vietnamlı, Lübnanlı, Çinli, Alman ve Maltalılar da bulunur.
Bu zengin ve çeşitli karşıma rağmen Melbournelilerin birçoğu tutucudur. İlk yerleşimciler toprağı tarıma açan ve çabucak zengin ve güçlü olan insanlardı. Bu insanların gelenek ve tutumları hala etkinidir. Melbourne "eski paranın" evidir. Bu eski toprak baronları sanayi devleri tarafından çoktan yutulmuş olsalar da tavır tarzları Melbourne'de hala etkindir.
Melbourne'nin Aborjin nüfusu bir çok şehirden daha kalabalıktır. Viktorya Müzesinin doğusundaki Gertrude Caddesinde Abojinler yoğundur.
Arkadaş Edinme
Arkadaş edinmenin yollarından biri de bir iş bulmaktır. Böylelikle Melbourne'nin renkli karakterleri ile tanışabilirsiniz. Eğer çalışmak için yeterli zamanınız yoksa yada başka nedenlerle çalışmak istemiyorsanız, Lord Newry, Flower gibi barlara gidip insanlarla tanışabilirsiniz. Carlton'daki üniversite kampüsü etrafında gençlerle tanışmak çok kolaydır. Melbourne Age gazetesinde çeşitli dernek ve kulüplerin toplantıları tarih ve adrsle beraber verilir. Bunlardan da faydalanabilirsiniz. Son bir söz olarak, bir Melbourne'li ile tanıştığınızda Sidney'i öven laflar etmemenizi tavsiye ediyoruz..