Kumar

Kumar

Amerikalıların kumar oynamaya karşı tuhaf bir tavırları vardır. Ülkenin çoğunda kumar yasadışıdır ama bir yılda kumarhanelerde 126 milyar dolar harcanır. Bu rakam sinema ve spor faaliyetlerinde harcanan paranın toplamından daha fazladır. Çoğu eyalette yasaklanmış olsa da Las Vegas, Nevada ve Atlantic City, New Jersey gibi kumar şehirleri ve devletin kanunlarından muaf olan bazı Kızılderili toprakları başka yerlerde kumar oynamaya fırsat verilmemesini değerlendirir.

Nevada'da eyaletin de mafyanın da geliri kumar gelirlerine dayanmaktadır ama yakın zamanlarda mafyadan geriye kalanlar şanslarını başka yerde aramaya başlamıştır ve yasal şirketler kumarhane işletmeciliğine yönelmiştir.

Las Vegas gibi bir şehirde (“neon ışıklı cehennem” şeklinde de bilinir) bir kerecik oynamamak için kendinizi tutmak çok zordur ve sonradan durmak da o kadar zor gelir. Büyük kumarhanelerin müşterileri son derece basit insanlardır: kocalarını rulet masasında bırakmış, oyun makinelerini çeyrek dolarlarla besleyen ev kadınları. Kumarhane sahipleri kumar en ufak derecede bile saygınlıktan uzak görünürse - Florida'ya güneşlenmeye gidecek olan ve bozukluklarının akmasına kumarhanenin sürekli ihtiyaç duyduğu - sıradan kumarcıların gelmeyeceğini bilir. Çoğu kumarhanede içkilerin ücretsiz olmasına ve insanların ayrılmasını güçleştirmek için dekorun akıl karıştırıcı yapılmasına rağmen çocukların girmesine izin verilir ve bir aile atmosferi yaratılmaya çalışılır.

Kumarhanelerin yanı sıra piyangolar ve elbette at yarışları da vardır. At yarışları genelde düz koşuyla sınırlıdır ve üç eyalet dışındaki her yerde saha dışında bahis oynamak yasaktır: Connecticut, New York ve Nevada. Bütün bahisler totalizatör (tote) sistemiyle oynanır, buna göre toplam ödül kazananlar arasında paylaştırılır. Birinci, ikinci ve üçüncü üzerine bahis oynanır. Listeler ve form için www.drf.com adresine bakabilirsiniz.